2 Haziran 2011 Perşembe

İLİŞKİ UZMANI VE YAŞAM KOÇU SARI DOBRA LANBANU OHNUR HAZİRAN YAZISI'NDAN

ÇATALCA'DA ÇATAL YAPIP ÇATAL SATAN ÇOBAN KOCAM ÇILDIRDI


Lanbanu Hanım beyiminen sorunlarım var. Adım Sabahat, kocamın adı Sefâ. İsterseniz vatandaşlık numaralarımızı da gönderirim. Artık her boka o numaraları istiyollar, belki siz de istersiniz. Ben her ihtimale karşı yazıyım:
Benimki: 176 ** ** ** *14, Sefa'nınki, 171 ** ** ** *32. İlişkinin düzelmesi için, nüfuskağıdı fotokopisi, temiz kağıdı felan ne gibi evrak gerekiyosa onları da göndermeye hazırım, bu ilişkinin kurtulması içün herşeyi yapmaya kararlıyım. Çünkü ortada iki yavru var. Adları Sibel ve Hakan, ellerinizden öperler. Onların TC kimlik numarasını da istersiniz diye şimdiden yazıyorum. Sibel: 179 ** ** ** *82 ve Hakan: 179 ** ** ** *21
Sefa, başlıktan da anladığınız üzere çobanlık yaparken hobi olarak da çatal yapıp çatal satan bir serbes meslek sahibi. Ben ise elinden terzilik gelen bir ev hanımıyım. Beyimle, görenleri kıskandıracak bir ilişkimiz varken son gelişmeler yüzünden kendisi adeta çıldırdı ve parmakla gösterilen, hatta kimileyin laserpoint ile işaret edilen o ilişki uçurumun eşiğine geldi.

KENDİSİ İLE BİR KÖPEK VASITASIYLA TANIŞTIK

Sefa ile kurt kangal kırması Haydut isimli bir çoban köpeği sayesinde tanıştık. Bu arada Haydut'un kulağına Çatalca Belediyesi'nin taktığı plakanın da numarasını yazayım: 03146**
Kocamın mesleği gereği yanından ayırmadığı bu çoban köpeği Haydut 30. 11. 1999 tarihinde bizim bahçedeki kümese dalarak dört adet tavuğu boğdu. Köpek sahibisi olaraktan tavukların parasını istemek üzere evine gittiğimizde Sefa'yla tanıştık ve aramızda hemen sıcak bir ilişki doğdu.
İlerleyen günlerde görümcem Nezahat (Vatandaşlık No: 171 ** ** **87) ağzımı aradı ve benim de Sefa'ya karşı ilgisiz olmadığımı anlayınca ailecek beni istemeye geldiler.

HAYATIMIZ ADETA BİR KLİP GİBİYDİ

Yalanım varsa şurdan çıkmak nasip olmasın hakkaten de hayatımız bir klip gibiydi. Tabi klip derken burda Şebnem Ferah, Hayko Cepkin klibi felan gibi bir klip kastetmiyorum. Eski Türk filmlerindeki dağ bayır, ağaçların arasında koşmaca ebelemece, fütursuzca otların içine atlamaca şeklinde daha pastoral sahnelerden söz ediyorum.
Sefa bir çoban olduğu için doğal olarak iş yeri kırlardaydı ben de aşkımı iş yerinde sürpriz ziyaretlerle şaşırtıyordum. Sürüyü Haydut'a emanet edip çılgınca eğleniyor zamanın nasıl geçtiğini anlamıyorduk. Taa ki Sayın Başbakanımız Recep Tayyip Erdoğan, çok sayıda basın mensubunun katıldığı bir toplantıda acaip bir animasyon eşliğinde "Çılgın Proje" yi anlatıncaya kadar. (...)