30 Haziran 2008 Pazartesi

Edebiyat dünyası AKP'ye kızgın

Yazarlar, Karabük'te belediye başkanınca susturulan Latife Tekin için AKP'yi suçladı
STANBUL - Yazar Latife Tekin'in Karabük Festivali'nde AKP'yi eleştirince Belediye Başkanı Hüseyin Erer tarafından susturulmasına edebiyat dünyasından sert tepkiler yükseldi.
Latife Tekin Karabük festivalinde "Ne olmuş bu kente güzelliği kalmamış, kadınlar kapatılmış... AKP'nin aşağılık enerji politikalarını da kınıyorum" demişti. Başkan Erer, "Paramla yaptığım şenlik için buradasınız, in aşağı" diye tepki göstermişti. Erer kamera çekimini durdurup, mikrofonun da fişini çektirmişti. Dünya Yazarlar Birliği PEN'in Türkiye Başkanı Tarık Günersel 'Faşizan Küstahlık İş Başında' başlıklı açıklamasında 2 Temmuz Sivas katliamını da hatırlattı. Tepkiler şöyle:

'Sivas'ın yıl dönümünde zor ortamda olduğumuzu gösterdi'
Dünya Yazarlar Birliği PEN Türkiye Merkezi: AKP’li Karabük Belediye Başkanı Hüseyin Eser ile ekibinin saygın PEN üyeleri Latife Tekin ve Vecdi Çıracıoğlu ile saygın yazar Alper Akçam’a yönelik küstahça saldırganlığını kuvvetle kınıyoruz. 2 Temmuz faşist-dinci Sivas katliamının yıldönümünün hemen öncesinde bu davranış ne kadar zor bir ortamda yaşayıp yazdığımızı ve yurttaş olarak görevlerimize sahip çıktığımızı bir kez daha ortaya koyuyor. Yazarlarımız Latife Tekin, Vecdi Çıracıoğlu ve Alper Akçam ile onları destekleyerek isminin hakkını veren yurttaşımız Onur Caymaz’ı candan kutluyoruz. Yurttaşlar, Türkiye’de dikta-koalisyonu var. Altıgen. Süslemeler onu örtmeye yetmiyor: İç sürtüşmeleri olsa bile, bu dikta altıgeni şöyle: Sünnî yobazlık, Irkçılık, Militarizm, Erkek egemenliği, Ağalık, Sermaye. Türkiye ne gerçekten laik/seküler ne de demokratik. Emek ve dil haklarından yana bir ülke için güç birliği şart ve âcil. Dünya Yazarlar Birliği PEN edebiyat, ifade özgürlüğü ve dil hakları yanlısı adımlarla laik ve demokratik bir dünya için mücadeleyi sürdürüyor, duyarlı dünyalıları güç birliğine davet ediyor.

Yazarlar: İyice pervasızlaştılar
Ahmet Ümit: Kınıyorum. AKP'nin yaptıkları artık iyice pervasızlaştı. Oraya davet edilen bir yazara bu yapılan terbiyesizlik. Sanattan anlamadıkları için onlara karşı çıkmayan yazarların onları desteklediğini sanıyorlar. Cumhurbaşkanı sanatçılar için davet veriyor. Ama AKP'nin çirkin yüzü bu tür olaylarda ortaya çıkıyor.
Pınar Kür: Çok büyük bir üzüntü ve şaşkınlıkla okudum. Ama artık şaşıramıyorum. Çünkü bu hükümetin gidişatı meydanda. Susturmayı istiyorlar ve bunu şiddetle yapıyorlar. Dengir Mir Fırat benim hakkımda dava açtı. Çünkü eleştiriye tahamülleri yok. Yazarları ve yaratıcı kişileri de en büyük tehlike olarak görüyorlar.
Buket Uzuner: Karabük'te Latife Tekin'in sesini kesme çabası özgürlük konusunda da bağnaz olduğunun göstergesi. Bu bence bütün AKP'yi bağlıyor. Özgürlük anlayışlarının sadece kendi düşünceleri için geçerli olduğu ortaya çıkıyor. Eleştiriye açık değiller. Bu da özgüvenlerinin olmadığının belirtisi. Tayyip Erdoğan'ın karikatüristlere karşı verdiği savaş da bunun göstergesiydi.
Füsun Akatlı: Cumhuriyetin tepeden inmeci zihniyetinden halka çektirdiği eziyetten şikayet edip duran, bugünün iktidarına, demokrasi kahramanı olarak alkış tutanlara armağan olsun! Başbakanından belediye başkanına kadar hepsinde aynı tahammülsüzlük aynı üslupsuzluk aynı hoyratlık. Emekçisini de sanatçısını da aynı saygısızlıkla susturma çabası. Olmazsa tehdit. Böyle demokrasi bunu özleyenlere hakedenlere mübarek olsun. Latife Tekin iyi ki tahrik etmemiş. Kimbilir başına neler gelirdi!
Ali Nesin: Cehalet. Belediye başkanının cehaleti. Çiğliği.
Tahsin Yücel: Öyle bir olay ki söylenecek fazla şey yok ama bu yapılanın çok kaba ve haksız bir davranış olduğunu söylemek gerekir. İki çirkin yanı var: Biri insanların düşüncelerini topluluk önünde söylemelerine, düşünce özgürlüğünekarşı çıkmak. Diğeri de 'Buraya paramızla geldiniz' gibi gerçek olmayan bir konuşma yapmak. Neresinden baksanız çirkin bir davranış.
Müge İplikçi: Bir toplumda yazarın sesi o toplumun vicdanıdır. Bu vicdan hiçbir biçimde susturulmamalıdır. Susturulduğu zaman bunun bedelini hepimiz öderiz. Tükiye'nin yazarın ve entellektüelin işlevini yeniden hatırlaması gereken günlerden geçiyoruz. Latife Tekin'e yapılan uyarı aslında hepimize yapılmış bir uyarıdır. Artık susmamamız gereken bir dönemeçte olduğumuzun belirtisidir. (Radikal)