BU HAFTAKİ LEMAN'DAN ÖZETLE SIKILHAN VE KENELER
- Mehabaaağ Sıkılhan, aloğ, Enes ben Enes Binsatar. Nasılsın, ticared hayatın nasıl gidiyor, memnun musun, mes’ut musun, munbar mısın?
- Meşgulüm.
- Çok ufak bişey için rahatsız ettim, bir santim ya var ya yok; kene.
- Yok yaa ben daha irilerini tanıyorum onların, telefondan doğru yapışıyolar insanın kulağına…
- Ehehe ilahi Sıkılhan, boş yere miyzah yapıyorsun ya, hayuret ediyorum sana. Hakiykatten şu kabiliyetinle acaip ticared eder, rızık üstüne rızık kazanırsın esasen. Biz gelelim kene mevzuusuna. Şimdi kardeşim durumun ciddiyyeti ortada, halk tedirgin, milllet piknik etmekten çekiniyor, et ticeretiyle uğraşan celep esnafı, meşrubat ve mangalkömürü tüccarları fevkâlade ıstırap içinde.
- Vah vah amca… Yani vah vah amcalara.
- Kuşkusuz vah. Ünlü Tüccarlardan Ebu Hüveyye ve Beraberindekiler bir çekirge istilası nedeniyle Suddebbiye Şehrinin tarlaları talan olup…
- Abi çekirgeyi atlayalım kene iyiydi.
- Sülün?
- Seni kene mi ısırdı Enes? Niye böyle kırım kongo laflar ediyosun? Sülün ne alaka?
- Bir sülün hayvanının günde 300 kadar keneyi yemek suretiyle itlaf ettiği söyleniyor.
- “Sülün mü yetiştirelim” diyosun? Olmaz bizim evde kedi var, dakkasında dalar.
- Büyük düşün Sıkılhan, balkonda besleyelim demiyorum. Hani senin bir Ömür Dayın var, onun o taraflarda bi arazisi felan yok mu bir çiftlik tesis etsek…
- Hah! Çok güzel sen kızlı erkekli bir grup toplayıp Ömür Dayı’nın yanına bi git ön araştırma yapın siz, tamam mı?
- O vakıt yarın yanıma numune bir sülün alıp kendisini ziyaret edeyim.
- Hay hay amca!
***
- Edep yahu. Hıyps. Aloğ… Tıkılan Enes ben… Hıyps..
- Vah vah…
- Vah kuşkusuz. Yav… Hıck… Senin bu Ömür Dayınla sülün, ticared, Ebu Hüveyye hikayeleri felan konuşcaktık… Konu konuyu açtı…
- Açaaar.
- Sülünü kuyu kebabı şeklinde… Piknik yapalım, sıcak bi ortam dedi arkadaşlarınan ticared konuşuruz konu konuyu açar dedi… Numune diye götürdüğüm Sülün’ü yedik. Ticared dünyasından arkadaşım Behiye Büşra Uhrek’e, ki kendisi yeşil sermayenin Güler Sabancısı’dır, votkalı olduğunu tahmin ettiğim bir erik hoşafı içirmek suretiyle, fevkalade terbiye dışı fıkralar anlattı. Behiye Büşra Uhrek Hanım bir ara ateş başında göbek dansı yapmaya başladı, diğger arkadaşlar burada ifade etmekten hicap, hick, duyacağım hadiselere karıştılar… Niyçün gülüyorsun? Alo… Edep yahu. Numune sülün yedik. Hıyps. Kapadın mı? Alo…