2 Eylül 2009 Çarşamba

İNSANIN KANINI DONDURAN BİR LAF : KAN PARASI


Gerçekten Kara Bir Bulut
Başı kesilen bir genç kız herkesin yüreğini sızlatır ve gideni geri getirmese bile, katilinin yakalanması insanı bir parça teselli eder.Ama Münevver Karabulut’un katili bir türlü yakalanamıyor.Bütün telefonların dinlendiği, internet yazışmalarının denetlendiği bir ortamda katil sır oldu.Bu işte bir mantıksızlık var. Çünkü saklanan bir genç, mutlaka birileriyle ilişki kuruyor ama nedense bir türlü şu meşhur “teknik takip” e takılmıyor.
***
Bu arada kurbanla katilin ailesi arasındaki ilişkiler de toplumdaki ayrı bir yozlaşmayı göz önüne koymakta.Bir aile, kafa kesen oğlunu korumaya çalışıyor. Büyükannesi onu “masum bir çocuk” olarak niteliyor.Ya masum olmasaydı ne yapacaktı?

***
Öte yandan öldürülen kızın babası, kamuoyunda yarattığı “acılı, hakkını arayan baba” görüntüsünden hızla sıyrılıyor.Böyle bir acının ardından yaşayamaz diye üzüldüğünüz insan, bir bakıyorsunuz ki katilin ailesinden 3 milyon euro kan parası istiyor.Artık her şeyin paraya dönüştürüldüğünün daha çarpıcı bir örneği olamaz herhalde.Başı kesilmiş kızının kan bedeli ne demek?Dünyanın hangi serveti bu acıyı karşılayabilir?

***
Neresinden bakarsanız bakın, bu olay yürek yakıcı.Ve bir genç kızın yerde kalan kanı, toplumdaki çürümeyi ortaya çıkarıyor.Katili koruyan aile, kan parası isteyen kurban ailesi, katili bir türlü yakalayamayan emniyet, yanlış raporlar düzenleyen Adli Tıp vs.Münevver Karabulut cinayeti, gerçekten toplumun üstüne çöken kara bir bulut gibi.