- Alo... Yahu bırakın bu elitist, seçkinci tavırları. Atlayın bi gelin, buyrun tartışalım yaa. Gelin bi argümanlarımı dinleyin, bisürü argümanlarım var benim. Sen de topla getir argümanlarını, toplanılsın tartışılsın, açık net ortaya konsun herşey... Sen nası yok sayarsın bu ülkenin mayasından gelen bir insanları. Sayın Sibel Can, bakınız bir şarkısında ne güzel dile getirmiş: Bu devirde kimse sultan değil, padişah değil. Ne bu burnu büyüklük, beni beğenmemeler... Bakınız bir Faik, ne özlü bir lafetmiş Safiye ile katıldığı bir Esra Ceyhan Porgramında...Diyor ki;
- Ömür Dayı..
- He benim ben. Sıkılhan lan yiğenim, toplaşıp gelsenize kızlı erkekli bir grup. Size gahvaltı düzenledim diycem ama kahvaltıya gecikirsiniz, akşam yemeği daha güzel olur. Herkeş çıkartır, argümanlarını ortaya kor, herşey açıkça tartışılır, konuşulur, gülünür, fıkraalar anlatılır... İlerleyen saatlerde alkolun da etkisiyle ikili tartışmalar başlar, birbirini ikna edenler odalarına çekilir...
- Of be dayııı...
- Olma mı diyosun. Bakınız Asu Maralman eski bir şarkısında ne de güzel söylemiş, diyor ki;
Kim demiş ki olmaz diye
Yeter ki sen candan iste
Olur olur bal gibi olur
Akan sular, sular da durur... Sizin nesil Asu Maralman'ı tanımaz bak. Yeliz var ya şimdi bi yarışma programıyla çıkış yaptı, o bilardocu çocuğu çalıştırıyodu hani. İşte Asu Maralman o Yeliz'in döneminden. Sonra Yeşim vardır "Söyle küçükbey" adlı şarkıyı seslendiren. O da Asu Maralman'la aynı dönemden sayılır bak. Bakınız ne de güzel söylemiş sayın Yeşim" Hiç mi kalbin sızlamaz söyle küçük bey, olmaz böyle şey"... Alo... Alo... Ulan... Gene mi kapadın dayının suratına hayırsız. Varı yoğu kendiniz yeyin de mi eşşoğleşşekler. Kalkıp dayıma ik kız alıyım da geliyim diyen yok. Lan yer gök "Ramiz Dayı" diye inliyo. Bari al kızları gel, "Size gerçek dayı gösterecem" de. Bak bu nasıl fikir? Alo... La yeğen, la amma kaltaban adam çıktın sen be! Ayıptır ya şimdiye kadar elli takla attım şurda, şahitlerim var. Alo?
* * *
- Alo, Sıkılhan, dostum merhaba. Vakit nakittir, Türkiyye'nin kısır çekişmelerle oyalanmağa zamanı yok, hemen mevzuua giriyorum. Gel seninle gövercin yetişdirelim...
- Güvercin mi yetiştirelim. Hayırdır Enes, ticaret hayatına nooldu? Cevizlisucuk ve keçi boynuzu ye, her türlü hayatına iyi gelir bak.
- Hayvanı ticared için yetiştireceğiz. Bugün siyasi yahut ticari haberleşmelerinin dinlememesi içün milyarlar harcayan bir tüketici grubu var. Virüs porogramları, sinyal kesici cammerler, böcek adı verilen sinsi minik mikrofon ve kameraları bulan cihazlar. Hatta tanıdığım bir müstakil ticared adamı ticari ve siyasi ihale sırlarının çalımaması içün dilsiz kuryeler çalıştırıyor. Kurye yakalanırsa gizli evrakı yutup üstüne yüksüğünde taşıdığı kezzapı içmek suretiyle kendini imha ediyor. Kuryenin maaşı, tektaş yüzüğü, kezzap gideri, cemmırlar, böcek avlayıcılar... Bunca masraf yerine bizim yetiştirdiğimiz posta güvercinlerini satınalırsa emniyet içinde haberleşir. Tabii güvercinin gübresini de lale diplerine dökülsün diye ihaleyle belediyyelere satacağız.
- "Oh ticared ticared" diyosun gene yani.
- Ticared ticared. Lülülülü ticared. Yahey yahey yahey ticared. Tilililili... Ahoy ahoy ticcceerad... Rrıbbh.
- Nooldu lan yüzüğündeki kezzap mı patladı...
- Bir an içün ticared ile kendimden geçtim. Yalnız burda bitmedi... Posta güvercinlerinin kullanımı yaygınlaşınca bu sefer atmaca, doğan, şahin gibi yırtıcı kuşlar yetiştirip güvercinleri ele geçirerek bazı sırlara vâkıf olmayı arzulayan çevrelere satış yapacağız. Sonra ben Rüveysâ ile evlenip ona bir cip alacağım. Üç çocuk yapıp Vaşingtın disii de okutacağız.Alo? Aloo? Nooldu kapadın mı? Mutluluğumuzu mu kıskandın? Ticared fikrimi mi beğenmedin yoksa. Ne var, önce virüs soona antivirüs... Global ticaret böyle...Lan? Bak hakkaten kapamışsın yaa. Çok ayıp. Az alış oğlum ticarete, sivil ol biraz. Niçün bu kadar düşmansınız ticarete. Senin gibi zihniyyetlere kalsa heryer kantin olsun, kaşer peyniriyle postal boyası satılsın. Yok bööle bişi artık, dünya değişti dostum... Alo?