Olay Yerindeki
İncelemeler
(20 yıl önceki bi lakırdılukurdu dan)
- Teessüf ederim
yani Değer Bey.. Biz, elim bir hadiseyi, cereyan ettiği Yeniçeltek Mevkii’nde
devlet adına bizzat müşahade etmeye gelmiştik.. Siz vatandaşın karşısında
üzüntülü ve vakur duracağınıza, yavşak bir şekilde ve pişmiş kelle mimikleri
yaparak durdunuz.. Bi ara benim bile sizi linç edesim geldi..
- Reca ederim
Sabit Bey’ciim... Mamafih bi ara elimde olmadan gülümsedim.. Fekat vatandaş
bize “İş işten geçtikten sonra, kınayı götünüze yakın” şeklinde bağırınca,
kendimi tutamadım.. Ehöm.. Yani, şey.. Af buyrun, elimde olmadan dötünüze kına
yakmaya çalışırken siz gözümün önüne geldiniz. Evvela kınayı kıvamına getirip
söz konusu yerinize sürüştürdükten sonra üstüne bez bağlayıp kınanın tutmasını
bekleyen görüntünüz çok komikti..
- Kabahat bende
zaten Değer. Bi ara makam otomun kapısı açıldığında sana bi tekme patlatıp
arabadan atarak kalabalığa parçalatmak vardı ama, kapıyı açmaya cesaret
edemedim. İki dakkalığına cam üç santim açık kaldı, çırpıyla burnumu çizdiler
zaten..
- Niye ööle diyosunuz
Sabit Bey?.. Yüzüme üzüntülü ve fakat soğukkanlı bir ifade vermek için elimden
geleni yaptım.. Yüzüm ekşisin diye çişimi tuttum, arkada dolgusu düşmüş,
sinirleri açıkta bir dişim var, onu kibrit çöpüyle kurcalayıp acıttım. Gözümden
yaş bile geldi.
- Haa.. Aferin,
iyi halt karıştırdın.. Soona o yaşlı gözlerle gidip, olay yerinde bulunan
Polonyalılar’a “Sizde deniz yatağı, uyku tulumu, kaset teyp, tornavida takımı
filan yok mu? Kaçtan verirsiniz” diye sordun..
- E, naapalım
Sabit Abi yaa! Dünya işleri işte.. Bu Polonyalılar yazın kampinglerde filan çok
ucuza eşya satıyorlar.. Geçen yaz bunlardan deniz yatağıyla gitar aldımdı.
Naapcan işte.. Bi taraftan da hayat devam edicek bi yerde.. Emr-i Hak vaki
olunca hepimizin sonu aynı.. Hem bu Polonyalılar’a nooluyo ki? Niye maydonozlar?
Almanlar da var, bilmem ne.. Grizu bizim.. Patlar, patlamaz.. Onlara ne..
Aslında diyorum, madem 72 millet bu kadar ilgi gösteriyo, burayı turistik korku
tüneli olarak işletsek.. Yap, İşleteme, Defnet Modeli’nden daha iyidir.
- Kes sesini
Değer! O dediğin 72 millete rezil oluyoruz zaten.. Dünyanın en çok grizu
patlatabilen tek ülkesiyiz.
- Tam da bitakım
önlemler alıyoduk halbukisi.. Ne güzel, ocağın girişine “Evvela tedbir, sonra
tevekkül” hadis-i şerifini yazıp astırmıştık. Tüm ocaklar Merkezi Efsunlama
Sistemi’yle efsunlanıcaktı.. Memleketimiz, jeopolitik konumu itibarıyla nazara
geliyo bi yerde.. Resmen “göz var”.. Bu bakımdan maden ocaklarına nazara pek
iyi gelen;
Aynaşanın, kaynaşanın
Yol üstünde oynaşanın
Elek satan kör paşanın
Cümle âlemin gözüne, tü tü tüüüü..
Tüh!..
şeklindeki
tekerlemeyi de yazıp astırmak fevkalade faideli olacaktır kanaatindeyim.. Kezâ,
memleketin dört bir tarafına, çanak uydu antenleri şeklinde dev nazar
boncukları yerleştirmekte de, geç kalmamalıyız.. Bunu da ifade edeyim..
- Evet, demin
söölediğin nazar tekerlemesini hatırladım.. Kumkapı’da yanan konfeksiyon hanını
“hadise mahallinde tetkiklerde bulunmak maksadıyla” ziyaret ettiğimizde de
söylemiştin... Daha sonra seni itfaiye kurtarmıştı.. Aracın otomatik
merdiveniyle yerden 50 metre yükselterek kalabalığın elinden zor aldılar.. Buna
rağmen, ağzına iki tane çakmak için öfkeyle 25 metre zıplayan bi herifi bugünkü
gibi hatırlıyorum..
- Öhö.. Milletce
birlik ve beraberliğe en çok mühtaç olduğumuz şu günlerde niye benim damarıma
basıyosunuz Sabit Bey?
- Sus artık.. Maksatlı it.. Nifak
tohumu.. Karanlık emel.. Seni şuracıkta buruşturur, daha sonra, bu elim
hadiseden derin teessür duyar, kederli ailene ve yakınlarına başsağlığı
dilerim..
- Bu bir teyp kaydı mıdır?
- Öyle Sayın
Abone.. Devamı var.. Ardından, Otistik Drakulalar Derneği, senin için, “O
ölmedi, ölmeyecekir de.. İçimizde, bi yere gitmedi. Şimdi buradaydı.. Birazdan
gelir.. Siz şööle oturup bekleyin.. Evladım, misafire çay sööle” diye çarşaf
çarşaf gazete ilanı vericekler.. Evet, bu bir teyp kaydıdır.. Hem de çok acı
bir kayıt..
- Ay hihöhöhö..
Dostum Sabit Bey.. Yine aynı şey oldu, yine ciddi ciddi elinize kınayı almış
dötünüze yakmaya çalışırkenki haliniz gözümün önüne geliverdi.. İhi.. Tasavvur
ediniz..