26 Eylül 2012 Çarşamba

Kötüsünüz dostum, bildiğin "kötü"...


Tanıtım, misyon, vizyon inovasyon, farkındalık, sürdürülebilirlik filan...
Çok dokundu bu laflar size dostum.
Ticared, iyi gelmedi...
Şehitler toprağa verilmeden kiliminizin sucuğunuzun reklamını yapmaya kalktınız. Yetmedi, bu ülkenin kaybettiği en büyük ozanın, "insanlık hazinesinin" tabutuna bile sadeliğine, alçakgönüllülüğüne yaraşır bir örtü yerine kendi hastalıklı "müşteri ve dikkat çekme" politikanızın kurnaz harflerini koyma cürretini gösterdiniz...

Hatta daha da ileri gittiniz...
 O kargaşada görmedik zannettiniz ama Bir "muhafazakar haber kanalı" Neşet Ertaş'ın ölüm haberi için hastane önünde canlı yayın yaparken, ortakları arasında çok hatırlı ve kudretli kişilerin bulunduğu söylenen hastaneler grubunun adını uzun uzun göstermekle kalmadı, tuttu bir de utanmadan "Doktorlarımız" yazan reklam panosunu çekti... Altta Neşet Ertaş çalıyordu, siz kendi çaldığınızı dinlemiyordunuz...

Bunca şey saf bir acarlıkla, ya da sinekten yağ çıkarmaya çalışan esnaf kurnazlığıyla, hatırlı hastane ortaklarına yalakalıkla filan açıklanamaz. Bunun adı katıksız, pür, kötülüktür.
"Goynüzü" nasıl bir is kaplamış sizin dostum?
Ne ara bu kadar vijdandan uzağa dükkan açtınız?
Sahi sürdürülebilir mi sanıyorsunuz bu kötü kalpliliği?
"Son iyi yürekli,derviş de öldü gömdük, bittiler, işimize bakalım" diye mi düşünüyorsunuz sahi?

BAG