- Ben bir müfettiş
olarak bu kadar süründükten sonra, kimbilir müdürlüğünüze işi düşen vatandaşlar
ne yapıyor Müdür Bey? Saatlerdir makam odanızı arıyorum, bir üçüncü kata, bir
beşinci kata, olmadı zemin kata yolluyorlar. Makam odanızın bir asansör
şeklinde olduğunu tahmin etmeliydim.
- Öhö, naapalım
Müfettiş Bey, müdürlüğümüzde yer sorunu var. Tasarruf olsun diye yeni bina
yaptırmıyoruz. Ben de asansörü makam odası olarak kullanıyorum.. Aslında
makamım hep beşinci katta durur ama, silgi almak için makam odamla beraber alt
kata inmiştim. Sınırlı sayıda silgimiz var. Tasarruf olsun diye fazlasını
alamıyoruz. İşte bakınız bütün dairede şu silgiyi kullanıyoruz. Aşına aşına
nohut kadar kaldı..
- Hakkkınızdaki
şikâyetler öyle demiyo ama.. Hay aksi.. Kardeşim şu makam asansörünüzü zırt pırt
indirip çıkarma, midem bulandı.
- Durunca ışık
sönüyo da o bakımdan yani..
- Ne diyodum?
Haaa.. Kendinize yeni Mercedes makam otosu almışsınız..
- İftira.. Herkes bilir, makam otom 62
Şevrole.. Ama meretin parçası bulunmuyor. Tamirci, “Abi buna bi tek Mercedes
parçası uyar” dedi. Parçaları değiştire değiştire biraz Mercedes’e benzedi
tabii..
- Evet, bilinen numara.. Bir belediye
başkanı da Wosvogen’inden parça değişirerek Limuzin yaptığını iddia etmişti.
Ziraat İşleri Genel Müdürü de traktörüne Jaguar parçası taktırdığını ileri
sürmüştü.. Bırakın bunları.. Tasarruf genelgesi gayet açıktır. Yeni makam otosu
alınmayacak.. İşte o kadar!
- Allah sizi inandırsın Müfettiş
Bey’cim. Biz daire olarak hakiki bir tasarruf seferberliği içindeyiz.. Daha
geçen gün biriktirdiğimiz resmi gazeteleri eskiciye satıp, karşılığında plastik
maşrapa alarak dairemizin helasına koyduk.. Nah, şu altımdaki minder.. Bizzat
şahsım ve maiyetimdeki memurlar kollektif bir çalışma içerisinde bu minderi
eski telefon kablolarından ördük. Ziyan olsun istemedik.
- Elimdeki şikâyet dosyasına göre
17.9.1988 tarihinde, Devlet Malzeme Ofisi’nden, ayaklarınızın üşüdüğünü ileri
sürerek, üstünde dairenizin arması bulunan bir saten yorgan istemişsiniz.
- İfiranın da böylesi.. Evet, armalı
bir yorganım var. Ama iddia edildiği gibi nüfuzumu kullanarak diktirmedim. O
yorgan benim damatlık yorganımdı. Bir gün eve iş götürmüştüm. Yatağıma uzanmış
bazı evrakları inceleyerek imzalayıp, mühürlüyordum. Aniden elimdeki mühür
yorganın üstüne düşmesin mi? Yorgan berbat oldu. Müdürlüğün armalı mühürü
yorganın üstüne çıktı. Eşim, “Artık bu yorgan kurtulmaz” dedi... Komşularımın
tavsiyesi üzerine bir de Momolu suya bastırdık, çıkmadı. Hadise bundan
ibarettir. (Tor tor tor) Hay Allah, bu ses de ne? (Tor tor)
- Helikopter sesi olduğu açık.. (Tor
tor tor) Yine bu dosyaya göre müdürlüğünüzün parasıyla zırt pırt helikopter
kiralıyormuşsunuz. Helikopter binanın damına inip sizi alıyormuş..
- Doğrudur.. Dama bir helikopter
dadandı.. Kimin nesidir bilmiyorum.. Kışt lan.. Bi saniye.. Alo.. Fevzi, oğlum,
damdaki helikopteri kovun..
- Sakın helikopteri siz çağırıyor
olmayasınız! Vatandaşın vergileriyle saltanat olmaz öyle..
- Kışt lan
helikopter.. Ne münasebet.. Dama kurusun diye sucuk sermiştim, ona dadandı
zahir.. Kıymet halam Kayseri’den sucuk yollamış da.. Alo.. Fevzi yavrum, kovala
şu helikopteri.. Müfettiş Abi hepsi iftira.. İftiraa.. Neler demediler.. Odacı
ampul takarken cereyana kapılıp bağırdı, “Şu saltanata bak, Müdür, odaya
girerken ses ve ışık gösterisi yaptırıyo” dediler.. Çıldırmışım.. Kendime
tapıyormuşum.. Devletin parasıyla ihtişam debdebe içinde debeleniyormuşum..
İftira.. Ağızlarını büzeceksin.. İtoğulları.. Kışt lan helikopter.. Nimet
halanın sucuklarını yiyorlar...
- Yalan.. Makine gibi yalan atıyosun..
Demin halanın adı için Kıymet demiştin...
- Kıymet Nimet Okkacık.. Halamın tam
adı budur.. Ona bazen Kıymet, bazen Nimet deriz.. Köyde de Dombalak Minnim
derler; bööle biraz şişmancadır. Dilim sürçtü yalan yok.. Helikopterin muhatabı
biz diiliz. Dairemiz tasarruf kalesidir.. (Tor tor tor tor) Fatura kabarıyo
diye telefonu bile kestirdik. Acilse bitişik nalburunkini kullanıyoruz. (Tor
tor tor tor) Lan bu helikopter.. Hâlâ gitmedi sesi geliyor... Körolası, Şahizer
halamın sucuklarını.. Ehehe.. Kıymet Nimet Şahizer yani.. Tam adı böyle.. Köyde
ona Dobolok Şahizhiz derler.. Zayıf.. Şişman.. Etli yani eti var. Sucuk şeee..
Hö.. İhehe.. Yaa işte.. Nıh.. (Tor tor tor) Nebalet halamın sucuk.. Ahahihihi
yine şeettim.. Nük...
İlk Kitap Usulcacık'tan Tasarruf Seferberleri Adlı Öykü